Çin Dışişleri Bakanı Şam'da: Karışıklığın eksik olmadığı bir sahnede ek bir karmaşıklık
Tem 30, 2021 1276

Çin Dışişleri Bakanı Şam'da: Karışıklığın eksik olmadığı bir sahnede ek bir karmaşıklık

Font Size

Mercek Altında | Çin Dışişleri Bakanı Şam'da: Karışıklığın eksik olmadığı bir sahnede ek bir karmaşıklık

 

Çin Dışişleri Bakanı, 2011'den bu yana Suriye’yi ziyaret eden ilk Çinli yetkili olarak Temmuz ayının ortasında Şam'a geldi.

Çin’in başlangıçta rejimi, özellikle de Güvenlik Konseyi'nde diplomatik olarak destekledi. Bununla birlikte krize doğrudan müdahale etmekten uzak durmayı seçti. Bu durum, Çinli yetkililerin bunca yıl Şam'da ve ilgili uluslararası forumlarda bulunmamasında açıkça görülüyordu.

Çin'in yeniden imar sürecini teorik olarak finanse etme kabiliyetine sahip olduğu göz önüne alındığında Rejim, yeniden imar krizinden ideal bir çıkış yolu olarak ziyareti büyük bir memnuniyetle karşıladı. Ancak Çin’in, ekonomik ve siyasi fayda olmaması nedeniyle böyle bir adımı tam olarak atması muhtemel görünmüyor. 

Görünüşe göre, Çin’in bu adımı, müttefiki İran’ın yaptığı hazırlık sonrasında geldi. İki taraf geçen Mart ayında siyasi ve ekonomik düzeylerde stratejik bir ortaklık anlaşması imzaladı. İran, Çin’in Irak ve Suriye'deki nüfuzundan faydalanmak için ona çeşitli teşvikler sunmuş ve böylece Pekin'e karşı müzakere kartlarını artırmış görünüyor.

Kaynaklara göre, İran'ın teşvikleri esas olarak İran'daki "Şelmece" limanını Irak'taki "Basra" limanına ve ardından Suriye'deki "Lazkiye" limanına bağlamakla ilgili. Çin ve İran, projeyi incelemek için geçtiğimiz aylarda teknik komisyonlar kurdu.

Çin'in bu projeyle ilgili tüm düzenlemeleri geçtiğimiz aylarda, rejim hükümetiyle herhangi bir koordinasyondan uzak yapıldığı görülüyor. Rejimle görüşmeler ise Çin Dışişleri Bakanı'nın Şam ziyaretine ertelendi.

Eldeki verilere bakıldığında ve genel olarak Çin politikası analiz edildiğinde Pekin, Suriye'deki faaliyetlerini Kuşak ve Yol projesinin alt projeleri çerçevesinde sınırlamaya çalışacak. Böylece Çin, Suriye’nin geri kalanında yeniden imarın ekonomik ve siyasi maliyetlerini üstlenmeden İran tarafı ile Basra ve Lazkiye limanları arasındaki yolu koruyacak.

Rejim hükümeti ise kendi adına, Çin'in muhtemel faaliyetlerinin ekonomik ve siyasi getirilerini en üst düzeye çıkarmak için çalışıyor. Ancak mevcut Çin eğilimi, rejimin Pekin ile Şam arasındaki doğrudan iş birliği arzusuyla çelişiyor. Pekin, rejimin, müttefiklerinin baskısının yanı sıra tüm kaynaklar ve iktidar üzerindeki hakimiyeti altında yaşadığı zayıflık ve gevşeklik durumu göz önüne alındığında bu iş birliğine ikna olmuş görünmüyor.

Belirli bir projeyle bile olsa Çin'in Suriye'ye girişi, sahneyi şimdi olduğundan daha fazla karmaşık hale getirmeye katkı sunacaktır. Çünkü rejimin elindeki bölgeler, Suriye devletinin başarısızlıklarından yararlanmada uzlaşan ama diğer bütün konularda ayrışan üç büyük aktörün itişmesine tanık olacaktır. Dış düzeyde ise Suriye, Çin'in Türkiye, Körfez ülkeleri ve hatta Avrupa Birliği ile ortak çıkarlara sahip olmasına paralel olarak "Çin-Amerika" çatışmasına sahne olacak.

 

analiz ve düşünce birimi - Jusoor Araştırma Merkezi